İngilizce akıcı konuşmaya giden yol DillBill'den geçiyor. 150TL İndirim kuponu ile abone ol.
İngilizce öğrenmeye başlayan kişiler, dil becerilerini geliştirebilmeleri için sürekli olarak pratik yapmaları gerekiyor. Pratik yaparken sürekli olarak yeni kelimeler ve kalıp cümleler öğrenilmesi gerekiyor. Buradaki yeni kelimelerin ve cümle kalıplarının rastgele öğrenilmesinden ziyade, belirli bir konu hakkında öğrenilmesi daha faydalı olacaktır. Örneğin, Vücudumuz ve Organlarımız.
İngilizcede vücudumuzun ve organlarımızın öğrenilmesi oldukça önemlidir. Günlük konuşmada aktif olarak kullanılabilecek bu kelimelerin ve kalıpların bilinmesi, İngilizce pratiği açısından oldukça önemlidir.
Yazımızın devamında Organlarımızın, Duyularımızın ve Hastalıklarımızın İngilizce karşılıkları hakkında bilgi vereceğiz.

Organlarımızın İngilizce Karşlıkları
Vücudumuzda çok fazla organ vardır. Daha anlaşılabilir olması için organlarımızı iç ve dış organlarımız olarak ikiye ayırıp, bu şekilde İngilizce karşılıklarını sıralamak daha sağlıklı olacaktır.
İngilizcede iç organlarımızdan bazıları şu şekildedir;
İç Organlarımız (Türkçe) | İç Organlarımız (İngilizce) |
Beyin | Brain |
Kalp | Heart |
Mide | Stomach |
Yemek Borusu | Gullet / Esophagus |
Böbrek | Kidney |
Karaciğer | Liver |
Akciğer | Lung |
Pankreas | Pancreas |
Dalak | Spleen |
Yutak | Pharynx |
Gırtlak | Larynx |
Safra Kesesi | Gall Bladder |
Anüs | Anus |
Mesane | Bladder |
İnce Bağırsak | Small Intestine |
Kalın Bağırsak | Large Instesine |
Omurilik | Spinal Cord |

İngilizcede dış organlarımızdan bazıları şu şekildedir;
Dış Organlarımız (Türkçe) | Dış Organlarımız (İngilizce) |
Baş | Head |
Göz | Eye |
Saç | Hair |
Dil | Tongue |
Ağız | Mouth |
Dişler | Teeth |
Dudak | Lip |
Çene | Chin |
Kulak | Ear |
Yanak | Cheek |
Yüz | Face |
Burun | Nose |
Kol | Arm |
El | Hand |
Diz | Knee |
Ayak Bileği | Ankle |
Parmak | Finger |
Kalça | Hip |
Sırt | Back |
Dirsek | Elbow |
Kemik | Bone |
Ayaklar | Feet |
Tırnak | Nail |
Bacak, | Leg |
Boyun / Boğaz | Neck |
Omuz | Shoulder |
Boğaz | Throat |
Ayak Parmağı | Toe |
Bilek | Wrist |
Genel olarak İngilizce organlarımızın karşılıkları bu şekildedir.
Duyu Organlarımızın İngilizce Karşılıkları
Duyularımız şu şekildedir; Dokunma, Görme, İşitme, Koku ve Tat. Bu duyularımızın İngilizce karşılıkları ise şu şekildedir;
- Dokunma, Touch (sense of hearing – işitme duyusu)
- Görme, Sight (sense of sight – görme duyusu)
- İşitme, Hearing (sense of hearing – işitme duyusu)
- Koku, Smell (sense of smell – koku alma duyusu)
- Tat, Taste (sense of taste – tat alma duyusu)

Hastalıklarımızın İngilizce Karşılıkları
Bazı hastalıkların İngilizce karşılıkları şu şekildedir;
Hastalıklar (Türkçe) | Hastalıklar (İngilizce) |
Alerji | Allergy |
Böbrek Taşı | Kidney Stone |
Öksürük | Cough |
Kabakulak | Mumps |
Şeker Hastalığı | Mumps |
Bronşit | Bronchitis |
Ateş | Fever |
İshal | Diarrhea |
Karın Ağrısı | Stomachache |
Grip | Flu |
Sıtma | Malaria |
Nezle | Cold |
Baş Dönmesi | Dizziness |
Mide Bulantısı | Nausea |
Felç | Stroke |
Sırt Ağrısı | Backache |
Titreme | Chills |
Kırık Kemik | Broken Bone |
Güneş Yanığı | Sunburn |
Burun Akıntısı | Runny Nose |
Boğaz Ağrısı | Sore Throat |
Katarakt | Cataract |
Fıtık | Hernia |
Sivilce | Acne |
Diş Ağrısı | Toothache |
Migren | Migraine |
Kulak Ağrısı | Earache |

Hastanede Kullanmamız Gereken İngilizce Kalıplar
Hastaneye gittiğinizde kullanabileceğiniz İngilizce kalıplardan bazıları şu şekildedir;
- Ne zaman dışarı çıkabilirim? / When can I go out? ‘
- Hemşire Hanım lütfen bana yardım edin. / Nurse help me please.
- Doktoru ne zaman görebilirim? / When can I see the doctor?
- Bu diş kırılmış. / This tooth has broken.
- Ne zaman tatlı bir şey yesem dişim ağrıyor. / Whenever I eat something sweet, I have a toothache.
- Bir kulak – burun – boğaz doktoru arıyorum. / I’m looking for an Ear-Nose-throat doctor.
- Baygınlık geçirdim. / I fainted.
- Öksürüğüm var. / I’ve a cough.
- Sık sık midem bulanıyor. / I feel sick very often.
- Düştüm. / I’ve had a fall.